3 Mart 2012 Cumartesi

Yeniden Tanışalım mı ?



''Seni ilk gördüğümde ne kadar güzel saçları var diye düşündüm.
  Daha sonra konuşmaya başlayınca çok güzel gülüyor dedim.
  Aman Allah’ım gamzesi var.
  Sonra gözlerimin içine bakarak bana hızlı hızlı bir şeyler anlatmaya başladın.
  Ve
  Ben aşık oldum !
  Ama seni o kadar çok sevdim ki,mutsuz olmandan korktum.'' dedi.

 

      Gitti !!
   Ben kal demedim,deseydim mutsuz ederdim. Ama şimdi çok özlüyorum ve cok pişmanım. Keşke gelsen. Sana söz veriyorum,eğer gelirsen olur da gelirsen,söz veriyorum senden gitmeyeceğim. Belki bizimde mutsuz olmamız gerekiyordur. Belki bize yakışanda mutsuzluktur.

2 Mart 2012 Cuma

Elimden,dilimden,gönlümden gelen bunlar

Ben hiç korkak davranmadım hayatımda. Tabi mutlaka kendimce cekincelerim oldu yaptığım,söylediğim şeylerde ama korkmadım yine de. Cahil cesareti vardı belki de ya da cesurdum işte. Nasıl adlandırırsan sen. Bu konuşmamın yalnızca ön kısmıydı,kendim hakkında kücük detaylar. Çünkü beni hiç tanımadığını düşünüyorum. Benimle ilgili bildiğin şeyler yalnızca sana karşı indirmiş olduğum gardlardan ibaret,fazlasını bilmek tanımak istediğinide düşünmüyorum.

Ben sana hiç kızgın değilim Bahadır,hiçbir şey için suclamıyorum. Yaşananların fazlası olsaydı da emin ol tavrım değişmezdi. Yalnızca kendime cok kızgınım ve korkarım asla affetmeyeceğim kendimi. Hissetiklerimin büyük konuşmakla da alakası yok aslında. Tekrar söylüyorum,bu yaşananlar seninle değil de bir başkasıyla yaşanmış olsaydı,herhangi biriyle bana bu kadar koymazdı. Şimdi yüzüne bakmak,seninle konuşmak zor geliyor ama hayatımdan cıkartma ihtimalide bana cok koyuyor. Arafta bir yerdeyim ki,nefret ederim belirsizlikten ama şu an olduğum durum da tam olarak bu. 

Evet,sen beni anlayamazsın ama en azından anlamaya calışabilirsin bence,yani eğer istersen yaparsın bunu. Sana artık davranamıyorum Bahadır! Sana artık ''kankuş'' diyemiyorum mesela. ''Seni seviyorum'' diyemiyorum. Büyük ihtimal sen şu an bu söylediklerimin benim sorunum olduğunu düşünüyorsun. Evet benim sorunum ama seninle ilgili olan sorunlarım.

Ben Ankara'ya gelmeden önce; ''Ben seni üzecek bir şey yapmam.'' demiştin. Ama beni üzecek bir çok şey yaptın,hem de bilerek,isteyerek,farkında olarak. Bende yapmam dediğim her şeyi yaptım ama seni üzmediğimi düşünüyorum. Tabi bu benim düşüncem! 

Ben sana hep çok dürüst geldim Bahadır. Ağzımdan cıkan her kelime doğruydu,sana her dokunuşum gercekti. Ve bu durum benim en büyük tesellim. Cünkü ne zaman kendimi yargılamaya kalkışsam ''ben dürüst davrandım.'' diyerek kendimi avutuyorum. Sacmalık aslında ama benim de kendimce bir şeylere sığınmam gerek. 

Bir insana güvenmenin ne kadar zor olduğunu bile bile ben sana güvenmek istedim Bahadır. Güvenimi sarsacak bir şey yapmadın ama yüzüne baktığımda da o güveni,o huzuru görmedim ben sende. Bunu bana göstermek zorunda mısın 'Hayır!' Ama insanım bende işte.


Sana olan inancımı kaybetmekten cok korkuyorum Bahadır. Ben senden -di'li gecmiş zaman olarak bahsetmekten cok korkuyorum. Ama en fazla kendimden korkuyorum. Cünkü o kadar deliyim ki,o kadar fevriyim ki,hadi Allah'a emanet deyip gidebilirim ve senin kılın bile kıpırdamaz. Hangisi daha cok canımı acıtır,inan bilmiyorum.


Yaşananları senin gibi görmediğim için kendi içimde sorunlar yaşıyorum. Yani yaşanacaktı yaşandı ya da aman ne olmuş oldu işte,ne var ki herkesin arasında olan şeyler ,zaten ikimizin arasında kalacak ......vb şeyler diyemiyorum. Cünkü bu bahanelerin hiçbiri benim için gecerli değil.


Senden beni teselli etmeni ya da avutmanı beklemiyorum. Yalnızca birazcık anla istiyorum beni,cünkü beni birazcık anladığını hissetmek bana kendimi daha iyi hissettirecek. Bunu kendim için istiyorum. Ve evet,bu istediğim şey bencillik!!!

Yaşanan olaylardan sonra,her telefon konuşmamızın sonunda 'görüşürüz' bile diyemiyorum,sürekli 'hoşcakal' diye bitiriyorum konuşmayı,cünkü bir daha görüşürmüyüm bilmiyorum. Bin tane düşünce içindeyim. 

Ben böyle biriyim diyerek kimlik sahibi olunmaz Bahadır. Sen yaşarsın, insanlar sana bakarlar ve "o böyle biri" derler. O da senin imajın olmuş olur. Ama sen sürekli 'ben böyleyim' cümlesinin arkasındasın evet sen öyle birisin ama söylediğin gibi birisi değilsin. Mesela konuşmak istememenin sebebi bence yalnızca benim seni yanlış anlıyor ya da anlamıyor olmam değil. Kendine göre farklı sebeplerin var,bana söyleyemeyeceğin ya da söylemek istemeyeceğin.


Sen artık benim kankam değilsin,kanka-sevgili arası bir şey değilsin,sevgilim değilsin,öyle havada bir şeysin Bahadır. Belli bir kalıbın,belli bir yerin yok. Ve ben bu durumdan gitmek üzereyim. Cünkü anlamsız bir şekilde canımın sıkkın olmasını cevremdeki herkes sana bağlıyor,benim için ne kadar zor bir durum olduğunu bilemezsin. Tahmin ettiğinden cok daha fazla canım acıyor Bahadır ve tahmin ettiğinden cok daha gücsüz bir insanım. Belki bu yazıyı sana gönderdikten sonra,yüzleşmekten korktuğum için seninle görüşmeme kararı bile alabilirim.Seni kaybetmek istemiyorum ama kendime bunu nasıl anlatırım bilmiyorum!!! Ne yapacağımı bilmiyorum !!!


Sana söylemek istediklerim bunlar ve bunların daha bir çoğu. Şimdilik yüreğim buna yetiyor.


                                                                              HOŞCAKAL